Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, develer tellal iken pireler berber iken küçük bir köyde yaşayan fakir, yaşlı bir adam ve karısı yaşarlarmış. Geçimlerini besledikleri tavukların yumurtasını satarak sağlıyorlarmış. Bir gün tavuklardan biri hastalanıp ölünce, köylü pazara giderek onun yerine yeni bir tavuk satın almış. Tavuk çok güzelmiş. Simsiyah tüyleri, kıpkırmızı gagası varmış. Boynunda da beyaz İnci taneleri gibi tüyleri.
Yaşlı köylü adam ve karısı her sabah olduğu gibi o sabahta kümese girip yumurtaları toplamak istemiş, fakat kümese baktıklarında, şaşkınlıktan küçük dillerini yutacak gibi olmuşlar. Çünkü yeni aldıkları tavuğun altındaki yumurta altındanmış. Önce şaşkınlık ardından da büyük bir sevinç yaşamışlar ve altın yumurtayı alıp evlerine götürmüşler. Yaşlı adam ikinci gün tekrar kümese girdiğinde tavuğun altında yine altın bir yumurta görmüş. Yaşlı adam bu yumurtayı da aldığı gibi evine götürmüş. Derken, bu böyle günlerce, aylarca devam etmiş. Köylünün tavuğu her gün bir altın yumurta yumurtlamaya, yaşlı karı koca da zenginleşme ye devam etmiş.
Gün geçtikçe zenginleşen karı koca, daha da zengin olmak istiyormuş. Altın yumurtaları çoğaldıkça, paraları da çoğalıyormuş ama yaşlı karı koca da iyice pintileşmiş, hep daha fazla altın yumurta olsun, yumurtaları sattıkça daha fazla paraları olsun istiyorlarmış.
Bir gün yaşlı adam düşünmüş taşınmış ben neden zengin olmak için her sabah tavuğun yumurtlamasını bekliyorum iyisi mi keseyim tavuğu ve karnındaki bütün altın yumurtaları alayım demiş. Ve ertesi gün dediğini yapmış. Önce tavuğu kesmiş sonrada karnını yarmış. Fakat adam daha o an pişman olmuş çünkü karnında hiç yumurta yokmuş.
Aç gözlü yaşlı adam, hatasını anlamış, ama iş işten çoktan geçmiş. Aradan geçen zamanda yaşlı adam ve karısı o altınları bozarak harcamış ve kısa bir zaman sonra eskisi gibi yoksul olmuşlar. Hırs ve açgözlülüğün ne kadar kötü bir şey olduğu da böylece öğrenmiş olmuşlar.
Burada da masal bitmiş.
Ne demiş atalarımız aza kanaat getirmeyen, çoğu bulamaz. Buda bize ve çocuklarımıza verebileceğimiz güzel bir ders.