Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde küçük bir kasabada denizin kenarında, küçük bir kulübede fakir bir balıkçı yaşarmış. Bu genç balıkçı çok yakışıklı olduğu kadar çokta iyi bir kalpliymiş. Her gün denize açılır, tuttuğu balıkların yarısını pazarda satar, kalan yarısını da kasabada yaşayan fakir ailelerin kapısına gizlice bırakırmış. Kimse bu balıkçıyı bilmezmiş. Ama sayesinde de o kasabada kimse yatağa aç girmezmiş. Fakat balıkçının da bilmediği bir şey varmış. Oda, onu uzun zamandır takip eden, yaptıklarını gören ve hatta ona aşık bir deniz kızından bir habermiş. Oysa ki deniz kızı her gece o uykudayken kulübeye girer balıkçıyı uzun uzun izler ve sabah olmadan tekrar denizin derinliklerinde kaybolurmuş. Bu yıllarca böyle devam etmiş.
Bir gün genç balıkçı gene denize açılmış ve her zamanki gibi balık tutmaya başlamış fakat birden çıkan yağmur ve fırtına genç balıkçıya zor anlar yaşatmış. Geri dönmekte zorlanan balıkçının teknesi alabora olmuş ve canını zor kurtarmış. Ancak yakındaki bir adaya sığına bilmiş. O gün balıktan dönmeyen balıkçıyı önce kimse fark etmemiş. Ama akşam olup kapıların da balık asılı olmadığını görün köy halkı meraklanmış. Asıl meraklanan ise deniz kızı olmuş. Gece olup kulübeye girdiğinde balıkçının orada olmadığını görünce bütün gece onu beklemiş ve çok merak etmiş.
Sabaha karşı üzüntüden ne yapacağını bilemeyen deniz kızı balıkçıyı bulmak için denizde onu aramaya başlamış. Önce batan tekneyi bulmuş. Aramaya devam eden deniz kızı daha sonra küçük bir adanın kıyısında yatan genç balıkçıyı fark etmiş. Yüzerek balıkçıyı kendi kulübesine kadar getirmiş. Fakat kendine bir türlü gelmeyen balıkçı için endişelenmeye başlamış ve köylülerden yardım istemiş. Köylüler balıkçının kulübesine gelince onun her akşam kapılarının önüne balık bırakan balıkçı olduğunu anlamışlar ve balıkçının iyileşmesi için ellerinden geleni yapmışlar.
Bir kaç gün sonra kendine gelen balıkçıya köylüler olup biteni anlatmış. Kendisini kurtaranın bir deniz kızı olduğunu öğrenen balıkçı başlamış beklemeye. Akşam olup hava kararınca deniz kızı ortaya çıkmış. Genç balıkçı güzel denizkızını görünce ona aşık olmuş. Köylülerde balıkçı ve deniz kızına güzel bir düğün yapmışlar. Ve o günden sonra balıkçı ve denizkızı mutlu mesut yaşamışlar. Denizdeki kahramanlarımız olmuşlar, yardıma muhtaç olan herkesin yardımına koşmuşlar.
Burada da masal bitmiş.