Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde ormanın derinliklerinde yaşayan üç arkadaş varmış. Bu arkadaşlar, tavşan, sincap ve rakunmuş. Tavşan, sincap ver rakun her gün ormanda top oynarmış. Sabah kahvaltılarını yaptıktan sonra buluşan üçlü akşam hava kararıncaya kadar top oynar, yorulduklarında evlerine gider direk uykuya dalarlarmış.
Günlerden bir gün bu üç arkadaş tekrar buluşmuş ve top oynamaya başlamışlar. Rakun topa öyle hızlı vurmuş ki top ormanın en karanlık yerine kaçmış. Orası sık ağaçlarla çevrili bir alanmış. Küçük yavrular karanlık yere tek başlarına girmeye korkarlarmış. Ama tavşan, sincap ve rakun birbirlerine destek olmuşlar ve karanlık alana girmişler. Tavşan çok zekiymiş, bulmaca çözmekte, zor problemlerin altından kalkmada ustaymış. Sincap cesurmuş, hiçbir şeyden korkmazmış, rakun ise çok merhametliymiş, güler yüzüyle de herkese neşe saçar, herkesi tatlı diliyle ikna edermiş. Üç arkadaş el ele tutuşup birbirlerinden güç almışlar. Ağaçların, çalıların arasından ilerleyip topu aramaya başlamışlar. Uzunca bir süre aradıktan sonra topu bulamamışlar ve geri dönmeye karar vermişler ama geldikleri yolu kaybetmişler. Tavşan hemen zekasını kullanmış ve ayak izlerinden doğru yolu bulmuş. O sırada çalıların arasından bir ses duymuşlar. Tavşan ve rakun korkmaya başlamış. Sincap ise “Korkmanıza gerek yok, ben bu sesin nerden geldiğine bakarım” demiş ve çalıları kaldırıp ilerlemiş. Karşısında topla oynayan yavru bir tilki çıkmış. Sincap arkadaşlarına seslenmiş “Arkadaşlar gelebilirsiniz, korkulacak bir şey yok” demiş. Tavşan ve rakun hemen arkadaşının yanına gitmişler, onlarda yavru tilkiyi görünce çok şaşırmışlar. Tavşan “Merhaba, o oynadığın top bizim topumuz, alabilir miyiz?” diye sormuş. Tilki “Hayır, bu benim topum veremem” demiş. Bu duruma sincap çok sinirlenmiş “Bu top bizim, senin değil, hemen bize topumuzu geri ver” deyince, yavru tilki topu almış ve korkarak ağlamaya başlamış.
Rakun hemen herkesi sakinleştirmek için “Bir dakika öncelikle sakin olalım, evet arkadaşlarım haklı tilki arkadaş bu top bizim topumuz ve ormanda başka bir yerden top alamayız. O yüzden bu topa sahip çıkmalıyız. Ama sana bir teklifim var istersen sende bizimle oynaya bilirsin” demiş. Bu sözler karşısında tilkinin kalbi yumuşamış ve topu onlara uzatmış. Onun yalnız olması diğerlerini de üzmüş ve oyunlarına davet etmişler. Tilki çok sevinmiş ve karanlık bölgeden çıkıp aydınlık tarafa geçmişler. Hepsi birlikte topla oynamışlar, tilki yeni arkadaşlar edindiği için çok mutluymuş. Bir daha da kimsenin eşyasını sahiplenmemiş bu masal da burada bitmiş.
Daha fazla uzun masal okumak isterseniz Uzun Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.