Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde ormanın derinliklerinde, bir çok hayvan birlikte yaşarmış. Aslan, kaplan, zürafa, zebra ve diğer hayvanlar her gün çalışır, kış için hazırlık yaparlar, birbirlerine yardım ederlermiş. Kendi illeri bittiğinde orman için yiyecek depolarlarmış. Ama gelin görün ki diğer hayvanlara benzemeyen iki tilki kardeş varmış. Onlar tüm gün yatar, hiçbir iş yapmazlarmış.
Tüm hayvanlar sabahın erken saatinde kalkar, yiyecek toplar ve yuvalarını temizlerken, tilki kardeşler sürekli oyunlar oynar ve dinlenirlermiş. Ormanın kralı aslan bu duruma çok üzülürmüş, tilki kardeşlere sürekli kış ayları için hazırlık yapılması gerektiğini anlatırmış. Ama tilki kardeşler aslanı hiç dinlemezlermiş, keyiflerinden ödün vermezlermiş. Günler hızla geçip gitmiş ve sonbahar mevsimi gelmiş. Herkes son hazırlıkları yapmak için durmadan çalışmaya başlamışlar. Fakat hayvanların hepsi tek tek hastalanmaya başlamış çünkü yaz boyunca hiç dinlenmeden çalışmışlar ve sonbahar da yaptıkları zorlu çalışmalar yüzünden hepsi güçsüz düşmüş. Havalar hızla soğumaya başlamış ama hayvanlar hasta olduğu için ormanda ki bütün işler aksar olmuş, stoklar tükenmeye başlamış. Herkes aç kalmaya başlamış, açlık yüzünden hareket edemiyorlarmış. Bunu gören tilki kardeşler ne yapacaklarını bilememişler. Daha önce hiç çalışmadıkları için neler yapacaklarını bilememişler ve aslan kralın evine gitmişler. Tilki kardeşler “Biliyoruz ki bu zamana kadar hiç çalışmadık ve hazır yedik ama görüyoruz ki hepiniz hastasınız ve tek sağlıklı olan biziz. Şimdi bizim çalışma zamanımız ama nasıl yapacağımızı bilmiyoruz” demişler. Aslan kral “Sonunda hatanızı anladığınız için çok mutluyum umarım bu yaşadıklarınız size bir ders olmuştur. Şimdi öncelikle rüzgarların hasar bıraktığı evleri onarmanız gerek, daha sonra ağaçlarda ki yiyecekleri toplayıp erzak deposuna götürmelisiniz.” demiş.
Tilki kardeşler hemen görevlerini yerine getirmeye başlamışlar, evleri onarıp yiyecek toplamışlar. Ama tek başlarına oldukları için çok zorlanmışlar. Bu yaşadıkları onlara iyi bir ders olmuş. Artık tembellik yapmanın ne kadar kötü bir şey olduğunu ve bir gün zor durumda kalacaklarını anlamışlar. Ormandaki hayvanlara, teşekkür etmişler ve bir daha asla tembellik yapmamışlar. Orman, dostluğun ve yardımlaşmanın kıymetini bilen hayvanlarıyla birlikte mutlu ve huzurlu bir şekilde yaşamış. Gökten üç elma düşmüş; biri anlatanın, biri dinleyenin, biri de bu masaldan ders çıkaranın başına.
Daha fazla uzun masal okumak isterseniz Uzun Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.