Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde ormanın derinliklerinde yaşayan bir fil varmış. Bu filin adı Şuko imiş. Şuko, ormanın en cimri hayvanıymış. Topladığı yemişleri, meyveleri kimse ile paylaşmaz, hep daha çok yemeği olsun istermiş. Bu yüzden hiç bir hayvanla arkadaşlık kurmak istemezmiş. Şuko, evini ormanda ki hayvanların en uzağına yapmış, böylece kimse evine getirdiği yiyecekleri görmesin istemiş.
Günlerden bir gün, Şuko evinde uzanırken, ormanda şiddetli bir fırtına çıkmış. Fırtınayla birlikte, yağmur yağmaya başlamış. Şuko, dışarıya bakarak “Hava ne kadar kötü olursa olsun umurumda değil, benim bir sürü yiyeceğim var” diye düşünmüş. Bir kaç saat sonra Şuko’nun kapısının altından sular girmeye başlamış. Şuko ne olduğunu anlamamış. Kapıyı açmış ve içeri hızla sular dolmaya başlamış. Şuko, ne yapacağını bilememiş, hemen hortumuyla suyu boşaltmaya çalışmış ama hiç işe yaramamış. En sonunda yardım çığlıkları atmaya başlamış. “Yardım edin, lütfen yardım edin.” diye bağırmış. O sırada Şuko’nun evinin üstünden uçan kuş, onun sesini duymuş, hemen hayvanlara haber vermiş. Zürafa, aslan, zebra, geyik ve diğer hayvanlar kovaları alıp yola çıkmışlar. Şuko’nun evine gelmişler ve suları boşaltmaya çalışmışlar. O sıra da zebra baraja gitmiş ve kapakları kapatmış. Böylece ormanda ki su geri çekilmiş ve fil suya kapılmaktan kurtulmuş.
Şuko, evden çıkıp arkadaşlarına teşekkür etmiş. “Beni kurtardığınız için teşekkür ederim, ben sizinle hiç konuşmadım, size hep kötü davrandım ama siz beni kurtardınız. İyi ki varsınız” demiş Hayvanlar, Şuko’yu affetmişler ve hatasını anladığı için sevinmişler. Şuko, bu olayda bütün birikimini kaybetmiş, varı yoğu sulara kapılmış bu da Şuko’ya iyi bir der olmuş. Masal da burada bitmiş.
Daha fazla kısa masal okumak isterseniz Kısa Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.